Optimum ısı değişimi ve konfor sağlarken bir yandan da enerji verimliliğini korumak için Fan Coil'ler, hava hacimlerinin ve su debilerinin iyi bir şekilde kontrol edilmesini gerektirir. Ancak, Fan Coil Ünitesi üreticileri genellikle yalnızca maksimum yük koşullarına ilişkin debi gereksinimlerini yayımlar. Bilinmeyen şey ise hava hacimlerinin bina sakini veya DCC kontrol cihazı tarafından ayarlandığı durumlardaki optimum su debisidir. Ayrıca, basınçtan bağımsız olmayan vanalar kullanılırken, hidronik sistemdeki fark basınç dalgalanması, fan coil üzerindeki debiyi ve dolayısıyla da odaya sağlanan termal enerjiyi etkiler.

Birden fazla tüketicinin karşılıklı etkisi, dinamik dengeleme sayesinde ortadan kaldırılır. Dinamik dengeleme, her çalışma noktasında otomatik olarak gerçekleşir. Fark basınçtaki değişimler, debide minimum değişikliğe neden olur.

Bir Fan Coil Ünitesi şu değerlerle devreye alınmıştır: Tasarım su debisi 0,11 l/sn (0,029 GPM), üniteye giren hava 23°C (73°F). Sistem kısa bir süre sonra dinamik hale geldiği için, hidronik sistemin diğer konumlarındaki değişimler nedeniyle sistemdeki basınç artar. Bu Fan Coil Ünitesinde basınçtaki değişim, debinin artmasına neden olmuştur, bu da Fan Coil Ünitesinden fazla debi geçmesine yol açarak delta T'yi düşürmüş ve ısı transferinin verimliliğini azaltmıştır.

Sonuç olarak mahaldaki bir kişi, hava debisini rahatsız edici bulmuş ve fan hızını manuel olarak düşük seviyeye ayarlamış olabilir, çünkü mahal sıcaklıkları arttıkça, hava, ısı eşanjöründen enerji alamayacak duruma gelene kadar kontrolör tarafından vanaya daha fazla açılma emri verilir. Bu da dönüş suyu sıcaklığının beklenenden daha soğuk olmasına neden olur. Suyun hava debisine göre çok hızlı akmasına ilişkin olarak, düşük delta T için klasik bir reçetemiz var, bu yalnızca bu üniteyi etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda merkezi tesisin kapasitesini de düşürüyor, ayrıca fazla debi geçişi, debimizin şu anda 0,14 l/sn (0,037 GPM) düzeyinde olmasıyla pompalar için önemli bir tüketim noktası.

    

Aynı Fan Coil Ünitesi beklendiği gibi çalışıyor; tasarım su debisi 0,11 l/s +/%10 [0,029 GPM], giren hava 23°C [73°F]. Basınç 2 bardan 3 bara çıksa bile debi neredeyse hiç yükselmiyor. Birtakım tesis tasarruflarından sonra debi yanlışlığı büyük oranda düzelse de elektronik vana kadar hassas olmuyor. Kullanıcının fan hızı ayarlamaları, optimum ısı değişimini etkilemeye devam ediyor, bu da düşük delta T'ye ve kötü serpantin koşullarına neden oluyor.

Aynı Fan Coil Ünitesi beklendiği gibi çalışıyor; tasarım su debisi 0,11 l/sn [0,029 GPM], giren hava 23°C [73°F]. Yine sistem, diğer konumlardaki değişimler nedeniyle basınç artışı sergiliyor. EV'de bulunan elektronik debi sensörü, debi artışını algılıyor, ardından oda sensörü, mahal sıcaklığındaki artışı kaydedebiliyor ve vananın hafifçe kapanarak doygunluk zonuna ulaşmayı önlüyor.

Fan Coil Ünitesinin yine düşük fan hızında tutulmuş olması durumunda. Alan sıcaklıkları arttıkça kontrolör, vanaya daha çok açılma emri vereceği için bu, havanın ısı eşanjöründen daha fazla enerji alamamasıyla sonuçlanır. EV'nin sabit Delta-T Yöneticisi düşen delta T'yi algılar, kontrol sinyalini geçersiz kılar ve vananın daha fazla açılmasına izin vermez, bu da fazla debi geçişi durumunu ortadan kaldırır.

EV, debiyi sürekli olarak ölçer ve hem kontrol sinyali girişine, hem de Delta-T Yöneticisinin ayar noktasına bağlı olarak kompanzasyon yapması gerekip gerekmediğini hesaplar. Delta-T Yöneticisi, suyu yavaşlatarak ısı değişiminin, kullanıcı tarafından ayarlanan hava hacmi için optimum düzeyde olmasını sağlar. Bu da pompa enerjisinden tasarruf sağlar ve sistemi sürekli olarak optimize durumda tutar.

Kolaylıkla kontrol edilen EC/DC fanların olduğu bu dönemde, değişken hava hacimli Fan Coil Üniteleri, bir alanda hava koşullandırma yapmanın en enerji verimli yöntemlerinden birisini sunar. Ancak, fan hızının ve fan pozisyonunun kontrolü tartışma konusudur. Güç kontrolü için yapılandırıldığında Energy Valve, tamamen lineer bir tepki verir, bu da fan hızlarının doğrudan vana çıkışına bağlanabileceği ve dolayısıyla da kontrol işleminin ciddi anlamda kolaylaşacağı anlamına gelir.