Klima Santrali (AHU) nedir?
Klima santrali veya havalandırma sistemi (AHU); ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme sisteminin bir parçası olarak havayı koşullandırmak ve sirküle etmek için kullanılan bir mekanik ekipmandır.
Genellikle şunları içerir:
- bir veya daha fazla fan,
- ısıtma ve/veya soğutma serpantinleri,
- filtre rakları veya yuvaları,
- susturucular ve
- damperler.
Klima santralleri genellikle koşullandırılmış havayı binaya dağıtan ve ardından klima santraline döndüren bir kanallı havalandırma sistemine bağlıdır. Su, merkezi tesisten klima santraline verilir ve bir serpantinden geçer. Bu süreç, bir DCC kontrol döngüsüyle kontrol edilir ve söz konusu döngü, bir kontrol vanası kullanarak serpantinden geçen su akışını ayarlar, vana ise DDC tarafından modüle edilerek bir mekandaki veya klima santralinden çıkan istenen sıcaklığı muhafaza eder.
Yeni Belimo Energy Valve™'i şimdi sipariş edin
Energy Valve'in, klima santralinizi nasıl iyileştirdiğini öğrenin
Ortak sorunlar
Sahadaki birçok klima santralinin performansı kötüdür, bunun başlıca nedenleri ise şu şekildedir:
Klima santrali uygulamalarında neden Belimo Energy Valve™'i tercih etmelisiniz?
Binalardaki yükler, genellikle mevsime göre, hatta gün içinde bile ciddi anlamda değişiklik gösterir. Ancak, en kötü senaryodaki 'tasarım yüklerine' göre statik dengeleme yapılır. Binalarda 'tasarım yükü' nadiren tam kapasiteye ihtiyaç duyduğu için, DDC kontrolleri, ısı eşanjöründen geçen su akışını sürekli olarak gerçek talebe adapte etmelidir. Bu sürekli adaptasyonlar, aynı hidronik devredeki diğer ısı eşanjörleri için basınç değişikliklerine neden olur ve bunların debilerini olumsuz yönde etkiler.
Bir hidronik sistemde birden fazla tüketicinin karşılıklı etkisi, EV'nin dinamik dengeleme fonksiyonu sayesinde tamamen ortadan kaldırılabilir. Fark basınçlardaki değişimler debide herhangi bir değişikliğe neden olmaz.
Klima santralleri, hava hacmini genellikle kanalın statik basıncına ve çıkış havası sıcaklıklarını kullanarak su debilerine göre kontrol eder. Vana konumu ve hava hacmi arasındaki ilişki sabit olmadığı için, kontrolün dinamik mahiyeti gereği, hava hacmi ile su debisi arasında düzenli olarak uyumsuzluk meydana gelir. Bu da genellikle daha çok debi geçmesine ve bu da düşük delta T sendromu olarak bildiğimiz duruma neden olur.
Bir ısıtma veya soğutma sistemi aşırı su debisiyle çalışıyorsa bunun daha yüksek bir ısıtma veya soğutma gücüne dönüştürülmesi mümkün değildir. Bu durumda, besleme ile dönüş arasındaki sıcaklık yayılımı azalır. Sonuç olarak ortaya çıkan delta T sendromu, pompaların gerektiğinden fazla çalıştığına ve merkezi tesis kapasitesinden ödün verildiğine dair net bir göstergedir.
Belimo Energy Valve™'e entegre edilmiş olan Delta-T Yöneticisi, sıcaklık yayılımını sürekli olarak ölçen ve bunu sisteme özgü sınır değerle karşılaştıran bir fonksiyondur. Bu seviyenin altına düşmesi halinde Belimo Energy Valve™, debiyi otomatik olarak ayarlar, bu sayede, yalnızca istenen gücü elde etmek için gereken miktarda su kullanılır. Sonuç olarak, bu entegre mantık, düşük delta T sendromunun meydana gelmesini önler ve olası en düşük enerji tüketimiyle maksimum konfor sağlar.
Belimo Energy Valve™'in Avantajları
Belimo Energy Valve™'in dinamik dengelemesi, tam ve kısmi yüklerde doğru miktarda su sağlar.
- Vanalar arasındaki karşılıklı etki, dinamik dengeleme sayesinde ortadan kalkar.
- Güç kontrolü, her giriş için ısıtma veya soğutma çıkışının aynı olmasını sağlar.
- EV'nin izleme özellikleri, veri kaydı ve Belimo Bulut'a arşivleme seçeneği ile sistemde tam şeffaflık sağlar (debi, sıcaklıklar ve soğutma/ısıtma çıkışı).
- Fiziksel vana pozisyonunu kullanarak sabit pompa optimizasyonu yapmak mümkündür
Düşük Delta T Sendromunu Çözerek Daha İyi Enerji Verimliliği Sağlar
Başarı Hikayesi: Belimo Energy Valve™, Land O'Lakes, Inc., Minnesota
Belimo Energy Valve, Land O' Lakes, Inc. Şirketinin Kurumsal Tesis Yükseltmesinde Önemli Rol Oynadı
Land O' Lakes, Inc. şirketinin Kurumsal Sürdürülebilirlik Grubu, verimliliği artırmak ve enerji tüketimini azaltmak için tesisleri yenileme planları yapmaya başladı. Isıtma, havalandırma ve iklimlendirme sistemleri özellikle odak noktasıydı çünkü binalar yaşlandıkça, bunları soğutmak ve istenen üfleme havası sıcaklığı ayar noktalarına ulaşmak (özellikle de yaz aylarında) giderek zorlaşmıştı. Bina sakinlerinin konforunu artırmak da öncelikler arasındaydı.
Boruları, vanaları ve araçları detaylı şekilde gözden geçirdikten sonra yetkililer, sorunu çözmek için çeşitli altyapısal iyileştirmeler yapılması gerektiğine karar verdiler. Ardından, bir çözüm arama sürecine girdiler ve sonunda da Belimo Energy Valve™'i seçtiler.
